Reklamın iyisi kötüsü olmaz diye bir algı oluştu. Kesinlikle yanlış! Aslında bu bir çeşit savunma mekanizmasının eseri. Evet günümüzde hakkında konuşulan olmak gerekir. Ama hangi şekilde ve nasıl konuşuluyor olduğu bundan daha önemlidir. Negatif bahislerle anılan firmalar, ürünler, kişiler ve kurumlar var olan imajlarını tedavi edebilmek için zaman ve para harcamak zorunda kalacaktır. Bu ekstra güç ve gayret isteyecek ve belki de muhatabını hayli yoracaktır. Bir yandan sosyal medyada linç etkisi göz ardı edilebilir olmamalıdır. Sizinle ilgisi olan olmayan her kesin sizi sövgüye boğması ne kadar içtendir ?
Her şeyden önce reklamların fikir masasında ilk gündem, reklamın doğruyu anlatıyor olması gerekir. Doğruyu etkili ve ilgi çekici, merak uyandırıcı biçimde anlatabiliyor ve bunu hedef kitleye ulaştırabiliyorsak işte bu ''reklamın iyisidir.'' Ve hatta bu etkinin meyvesini hedeflenen sonuç ile aynı dosya üzerinde yeşil tik olarak işaretleyebiliyorsak bu reklamın en iyisidir.
En sevdiğimiz reklamın iyisi örneklerinden birisi THY'nin Hayal Edince reklamıdır. Bu reklamı ne zaman izlesek gözlerimiz dolar, düşünen ve emeği geçen herkese bolca teşekkür ederiz. 8 yıl önce yayımlanmış olsa da halen yorumları okursanız nasıl bir etki bıraktığını anlayabilirsiniz.